18 Şubat 2009 Çarşamba

MASONLAR


Ergenekon terör örgütü davasının tutuklu sanıklarından İsmail Yıldız’ın evinde ele geçirilen belgeler arasında bir belge var ki...

Ergenekon terör örgütü davasının tutuklu sanıklarından İsmail Yıldız’ın evinde ele geçirilen belgeler arasında, “Masonların Türkiye Örgütlenmesi Nasıldır” başlığı altında inanılmaz bilgilere yer veriliyor.

LEGAL VE İLLEGAL ÖRGÜTLENME

“Legal” ve “illegal” örgütlenmeler başlığı altında Masonların örgütlenme şemasını el yazısı ile kaleme alan Yıldız, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Derneği, Rotary Kulüpleri ve Lionsların, Türkiye Masonluğunun legal yapılanması olduğunu kaydediyor. Notlara göre illegal yapılanmada ise, sivil, bürokrasi, istihbari, tarikat ve cemaatler, etnik gruplar, medya, akademik hayat ve kadınlar başlıca hedefler olarak göze çarpıyor. Legal yapılanma ile Masonluğun meşrulaştırılmasının sağlanmasının haricinde, illegal örgütlenmede yer alan ‘perde arkasındaki masonlar’, yani siyonistlerin gizli yahudilerden seçildiği, Türkiye’deki gizli yahudilerin ise sabetayistler olduğu belirtiliyor.

“DİNİ İNANÇLAR ZAYIFLATILMALI”

“Seçkinlerin Eğitimi Notlarından” başlıklı notlarda ise Anadolu halkını birbirine düşürmek, kamuoyu oluşturmak, milli ve manevi değerlerden uzaklaştırmak gibi birçok hedeften söz ediliyor. Toplumun her alanında, hemen her kurumda mutlaka mason bulunduğu ifade edilen notlarda, “Kitleleri oyalayacak hiçbir alanı boş bırakmayınız” notunun devamında, bu boşluğun nasıl doldurulacağı da ayrıntısıyla sıralanıyor... Listenin en başında kitle iletişim araçları, yani medyanın kullanılacağı bilgisi yer alıyor.

“Masonlar, toplumu biçimlendiren her türlü eylemin merkezindedirler” denilen notlarda, bunların nasıl yapılacağı, akıllara durgunluk veren şu maddelerle ifade ediliyor:

- Toplum okur-yazar hale getirilmeli, ancak düşünce üretmeleri engellenmeli

- Toplumun ahlaki değerleri yok edilmelidir.

- Dini inançlar zayıflatılmalı ve yok edilmelidir.

- Kişinin eğitimi, masonluğun örgütsel kültürünü adapte etmek içerikli olmalıdır.

- Toplumsal ve ailevi dayanışma kırılmalıdır.

- Aile, dinsel ve kültürel genleri taşıyan kurum olmaktan çıkarılmalıdır.

- Vatan ve devlet bağlılığı zayıflatılmalıdır.

- Adalet bilinci sürekli yok edilmelidir.

“SİNSİ OLUNUZ, İNCE İŞ YAPINIZ”

Masonluğun emellerine ulaşması için özellikle gençlik üzerinde yoğunlaştığı vurgulanan notlarda, bunun için de birinci araç olarak medyanın kullanılacağı ifade ediliyor. Popüler kültür, şov, magazin programları ve benzeri, toplumu gerçeklerden uzaklaştıracak, uyuşturacak araçların itina ile kullanıldığı bildirilen notlarda, “Şu saydığımız yerlerde mutlaka bir mason vardır. Siz yokmuş gibi davranarak hareket ediniz” denilerek şu noktalar maddeleniyor:

- Bürokrasinin tüm pozisyonları

- STK’ların hepsi

- Etnik özgürlük gruplarının tümü

- Çoğunluk düşmanımızdır, çoğu parçalamak için önderleri olmalıyız

- Her türlü kültür-sanat etkinliğinde olmalıyız

- Devletler yasalarla yönetilir. Yasa, yönetmelik, genelge gibi tüm hukuksal metinlerin arkasında olmalıyız.

- Sinsi olunuz. Şov değil, ince iş yapınız.

ERGENEKON-MASON BENZERLİĞİ!

Ergenekon operasyonunun kilit ismi Tuncay Güney, Ergenekon’un masonik bir yapılanma içinde olduğunu belirtmişti. Ayrıca, Ergenekon içinde masonların etkin olduğu da iddia edilmişti. Ergenekon davasında tutuklu bulunan Ümit Sayın da bir dönem mason olduğunu, daha sonra çıkarıldığını açıklamıştı.

Bu şok notları tutan İsmail Yıldız’ın görevi, Ergenekon iddianamesinde, "Emekli polisleri Ergenekon terör örgütünün MİT yapılanması adı altında örgütlemek" olarak geçiyor.


http://www.haberatlasi.com/haber-Masonlarin-gercek-yuzu-ortaya-cikti-13703.html

15 Şubat 2009 Pazar

BİLGELİĞİN DUDAKLARI ANLAMAYAN KULAKLARA KAPALIDIR (*)


Her şeyi gören zihin vasıtasıyla,

Şahitlik ettim bizzat

Göklerin görünmez yüzüne,

Ve tefekkür yoluyla eriştim Hakikat Bilgisine,

İşte bu bilişle yazıyorum

Tüm bu mısraları...

(Hermes Metinler & Çalışmalar, Der. ve Yay.Haz: Engin Emir, Ege Meta Yay., İzmir, 2006, s. 27).



(...)
Her kutsal ses susturulacak.
Karanlık aydınlığa tercih edilecek.
Gözler gökyüzüne çevrilmeyecek.
Saf olanların aklını kaçırdığı düşünülecek
ve saf olmayanlar bilge diye saygı görecekler.
Deliye cesur gözüyle bakılacak
ve kötüler iyi sayılacak.
Ölümsüz ruhun bilgisine gülünüp yadsınacak.
Göklere layık saygı dolu sözler
ne duyulacak ne kabul edilecek.
(...)


(a.g.e., s. 26)



Hakiykatin ma'nisin şerh ile bilmediler
Erenler bu dirliği riye dirilmediler

Hakiykat bir denizdir şeriattır gemisi
Çoklar gemiden çıkıp denize dalmadılar

Bular geldi tapıya şeriat tuttu durur
İçeri giribeni ne varın bilmediler

Dört kitabı şerh eden asıdır hakıykatte
Zira tevsir okuyup ma'nisin bilmediler

Yunus adın sadıktır bu yola geldin ise
Adın değşirmeyenler bu yola gelmediler.
(Yunus Emre, Bilmediler).


Okumakdan mana ne
Kişi hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emekdür

Yiğirmi dokuz hece
Okusan uçtan uca
Sen hep elif dersin hoca
Manası ne demekdür

Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmekdür
(Yunus Emre, İlim İlim Bilmektir)


115. Sabret! Allah, güzel düşünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez.
116. Sizden önceki kuşakların söz ve eser sahibi olanları, yeryüzünde bozgunculuktan alıkoymalı değiller miydi? Ama içlerinden kurtarmış olduklarımızın az bir kısmı dışında hiçbiri bunu yapmadı. Zulme sapanlar ise içine gömüldükleri servet şımarıklığının ardına düşüp suçlular haline geldiler.
117. Halkı iyilik ve barış sevenler olsaydı, Rabbin o kentleri/medeniyetleri zulümle helâk edecek değildi ya!
118. Eğer Rabbin dileseydi insanları elbette ki bir tek ümmet yapardı. Ama birbirleriyle çekişmeye devam edeceklerdir.
119. Rabbinin rahmet ettikleri müstesna. O, onları işte bunun için yaratmıştır. Rabbinin, "Yemin olsun ben cehennemi, tümden insanlar ve cinlerle dolduracağım!" sözü tamamlanacaktır.
120. Resullerin haberlerinden, kendisiyle kalbini destekleyip sağlamlaştıracağımız her şeyi sana anlatıyoruz. Bunun içinde sana hak gelmiştir. Bunda, inananlar için bir öğüt ve hatırlatma da vardır.
121. İnanmayanlara de ki: "Yapabildiğinizi yapın, biz de işimizi yapıyoruz."
122. "Bekleyin, biz de bekliyoruz!"
123. Göklerin ve yerin gizli bilgileri Allah'a aittir. Tüm iş ve oluş O'na döndürülür. O halde O'na kulluk et, O'na dayanıp güven! Rabbin, yapmakta olduklarınızdan habersiz değildir. (Hud Suresi)


Sabret! Senin sabrın da Allah'ın yardımıyladır. Onlar için tasalanma! Kurmakta oldukları tuzaklar yüzünden de telaşlanma! (Nahl, 127)



Allah'a hamt olsun...

Melekleri de arşın çevresini kuşatarak Rablerinin hamdiyle tespih eder halde görürsün. Aralarında hakla hüküm verilmiştir. Nihayet şöyle denir: "Hamt âlemlerin Rabbi'ne özgüdür! (Zümer, 75)



Son olarak:
"Biz yaradılanı severiz yaradandan ötürü..."

Yeryüzünde debelenen hiçbir canlı, iki kanadıyla uçan hiçbir kuş istisna olmamak üzere hepsi sizin gibi ümmetlerdir. Biz bu Kitap'ta, herhangi birşeyi ne eksik bıraktık ne fazla yaptık. Onlar, sonunda Rableri önünde haşredilirler. (Enam, 38)






Ek Not:

Aferim Avcı katilmamişsin hain ava,

Hakkı öğrenesin ki yürüyesin Hakka,

Sözünü tut ki düşürmesin seni de dara,

Tünelin ucunu dedende ara,

Seninde sonun olmasın sonra kara,

İrade de senin, yorumda senin,

Avcıyken av olmak da senin,

Demek ise benim görevim...





(*) Kybalion, Çev: Murat Sağlam, Hermes Yay., İstanbul, 2005, s. 20.

12 Şubat 2009 Perşembe

Gizli Derin Dünya Devleti

Dünyanın Derin Devleti nedir?

"Gizli Dünya Devleti" kitabının yazarı olarak bilinen Gary Allen;
"Ben bu kitapta; dünya siyasetinde cereyan eden ve hayatımızı şekillendiren pek çok şeyin birilerince öyle planlandığı için meydana geldiğini, ispat etmek istiyorum." diyerek yola çıkmıştır ve büyük ölçüde başarmıştır.

Meşhur İngiliz politikacı Rothschild'in yakın adamı, Yahudi asıllı Benjamin Disraeli de bir yakınına: "Görüyorsunuz ya, bütün dünya sahnede görünmeyen perde arkasındaki güçler tarafından yönetilmektedir." şeklinde yazmaktadır.

27-1-1965 tarihli UPI haberine göre, Latin Kilisesi Cizvit Tarikatı başpapazı Peder Pedro Arrupe, kilise kurultayında şunları açıklamıştı: "Masonluk denen tanrısız teşkilatlar eliyle, dünya hâkimiyetini amaçlayan Siyonistler çok ince dokunmuş bir strateji takip ederek; Finans kurumlarından kitle iletişim araçlarına, uluslararası kuruluşlardan din adamlarına, maalesef neredeyse tam bir hâkimiyet oluşturmuşlardır."

"Komünizm de, kapitalizm gibi bu şeytani komplonun bir koludur ve Moskova-Pekin çıkışlı değil, merkezi Paris, Londra ve Newyork'ta bulunan malum ve melun güçlerin bir uzantısıdır."

Ve yine meşhur İngiliz Başbakanı Churchill şu itirafta bulunmaktadır: "Dünyada çok kapsamlı bir olayın yaşandığını ve çok ince hesaplı bir planın yapıldığını ve bizlerinde bu senaryoda sadece sadık bir uşak olarak hizmet edeceğimizi göremeyen kör ve ahmaktır."

Bütün bunlardan sonra bugünkü dünyayı şekillendiren ve yöneten Siyonist şeytani organizenin, yani Gizli Dünya Devletinin, hala bir komplo teorisi ve hayali bir korku üretisi olduğunu söyleyenler, evet Churchill'in doğru tespitiyle: Ya gelişmeleri anlama ve yorumlama yetenekleri körelmiş bir ahmaktır veya bunları bile bile gizleyen bir haindir.

Gizli Dünya Devletinin yapılanması, Doların üzerindeki "Piramit"le gösterilen şekilde şöyledir:

A) Her şeyi gözetleyen ve denetleyen göz: Şeytan ve şebekesi (Ayrıntılı bilgi için bknz. "Masonların ve İlluminati'nin Gizli Sembolleri")

B) Şeytanla ilişki kuran Kabalist kâhinlerden seçilmiş ve özel sırlarına vakıf 3 haham komitesi

C) 13'ler, 33'ler, 70'ler ve 300'ler meclisini oluşturan üst sınıf Hahamlar konseyidir. (Sanhadrin) Bunların hepsi büyü bilmektedir.

D) Sanhadrin Hahamlarınca tayin edilip dünyayı yönetmekle görevlendirilen 70 kişilik yeminli Siyonist-Yahudi yönetici ekibi

Amerika'nın patronu Rockefeller ve başta İngiltere, bütün Avrupa'nın baronu Rothcshild aileleri bunlara dâhildir.

Buraya kadar olan bütün Siyonist kişiler ve ekipler tamamen gizlidir, dışarıda başka sıfat ve statülerle bilinmektedirler.

E) B'NAİ B'RITH ve Bilderberg gibi, yüzü görünen ama özü gizlenen GDD'nin gizli hükümetleri

F) Mason Locaları

1- Büyük Şak Locası (Fransa)

2- Komünizm Locası (Rusya)

3- İskoç Locası (İngiltere)

4- York Locası (Almanya)

G) Hayır ve hizmet kurumu diye yutturulan ama Masonluğa hazırlık yapan, yani Masonluğun ilk ve orta eğitimi sayılan Rotary ve Lions kulüpleri

H) Masonlarla resmi ve organik bağı olmayan ama onlar hesabına çalışan siyasi partiler, sivil örgütler ve dini cemaatler ( Mavi Localar)

I) Masonik ve Siyonist amaçlar için toplumu hazırlayan, köşe yazarı, sanatçı, din adamı, üniversite hocası, ticaret ve şirket erbabı gibi önlüksüz Masonlar ve ılımlı insanlar

J) Bütün insanlık ( potansiyel hizmetçiler ve köleler)

KABALA: Siyonist Yahudilerin Gizli Dünya Devleti, Büyük İsrail hayali ve Masonik örgütlenmeleri: Şeytan ve cinlerle ilişkiye giren, büyü ve kehanet gibi gizli öğretilere göre hareket eden Hahamların asırlar boyu birbirine aktararak, korudukları şifreli sırlara ve şeytani esaslara, kabala denir.

Çok gizli ve şifreli kabbalist sırlar, piramitte gösterilen 3 Haham tarafından bilinir, biri ölünce yerine geçene öğretilir.

Detaylı bilgi için, "Kabala Nedir?" maddesini okuyabilirsiniz.

TALMUD: Kabbalist Hahamların Tevrat'taki ayetleri değiştirerek ve bazılarını bir araya getirerek, Yahudilerin Dünya Hâkimiyeti anayasası olarak hazırladıkları bir nevi Tevrat tefsidir. (Ayrıntılı bilgi için bknz. "Talmud" maddesi.)

Seçkin ve üstün ırk oldukları ve mutlaka dünyaya hâkim olacakları, Siyonist Yahudilerin ve uşakları Evangelic'lerin sapık inancı ve amacıdır.

İsrail'in eski Cumhurbaşkanı Ben Gorion 6 Şubat 1962 tarihli Look Magazin'deki demecinde:

"Bütün dünya merkezi Kudüs olacak yeni bir Birleşmiş Milletlerin, Federatif bir üyesi haline gelecek, bütün ordular feshedilecek ve böylece Yeni Dünya Düzeni gerçekleşecektir." iddiasında bulunmaktadır.

17 Şubat 1959 da ABD senatosunda konuşan Siyonist James Warurg: "Sevseniz de sevmeseniz de, zorla veya antlaşmayla, ama mutlaka bir Dünya Devletine kavuşacağız" şeklindeki planlarını açıklamıştır.

Yine meşhur Siyonistlerden H. Mendlovit: "Bir Dünya Hükümeti kurulacağı kesindir. Sorun bunun ne şekilde gerçekleşeceğidir. Savaşla mı yoksa dünya ülkelerinin gönüllü katılımıyla mı?" tehdidini savurmaktadır.

Siyonist Yahudi sermayesinin sömürüp sağdığı ve ordularına kadar hizmetinde kullandığı ABD'nin Rockefeller gibi 10 Yahudi ailesine olan devlet borcu 10 trilyon doları aşmıştır. Bunun sadece yıllık faizi 1 trilyon dolardır. Bütün bu paralar Gizli Dünya Devleti'nin bütçesini oluşturmaktadır. Yani Siyonizm'in yıkılmasından en karlı çıkacak ülke Amerika'dır.

Gizli Dünya Devleti,

1- Her yıl yeşil kâğıt olan ve karşılıksız basılan dolarla, bütün dünyanın sırtından 1 trilyon dolar

2- Tahvil dedikleri sarı kâğıtlarla 1 trilyon dolar

3- Rezerv denen beyaz kâğıtlarla 1 trilyon dolar

4- Kendilerinin çıkardığı ekonomik krizler ve borsa dalgalanmalarıyla da yine 1 trilyon dolar olmak üzere 4 trilyon dolardan fazla havadan para kazanmakta ve bütün bu korkunç sermaye İsrail'in dünya hâkimiyeti için harcanmaktadır.

1967 Ağustosunda Kuzey Amerika Gazeteciler Birliği'nin yayımladığı bir makaleye göre Siyonist Rockefeller'in bu efsanevi sermayelerine rağmen, devlete ödediği vergi, sadece "685" dolardır.

IMF ve Dünya Bankası yoluyla bütün ülkeleri borç batağına sokup kendilerine mahkûm ve mecbur hale koyan, "Şeytanın, ilahi laboratuardan çaldığı nükleer sırları, halifesi hahamlara ve Yahudi ilim adamlarına öğretmesiyle" geliştirdikleri atom bombaları ve nükleer silahlarla korkunç bir güç kazanan bu Siyonist canavarlar, Japonya'nın Hiroşima ve Nagasaki kentlerine attıkları bombalarla yüz binleri katletmişler, Vietnam'da 50 bin Amerikan askerini ve yüz binlerce yerli sivili ölüme sürüklemişler, Afganistan ve Irak'ı işgal edip milyonlarca Müslüman'ı vahşice öldürmüşler ve okyanuslardaki nükleer denemeler ve tektonik tetiklemelerle büyük depremlere ve Tsunami felaketlerine sebep olmuşlardır.

Tüm dünyayı medya marifetiyle sınırsız bir ahlaksızlığın ve çeşitli hastalıkların girdabına sokan Siyonist güçler, bütün bunları şeytanın dünya hakimiyeti adına yapmaktadırlar.

Eski ABD Genelkurmay Başkanlarından Thomas Moorer şu itirafta bulunmaktadır: "Şimdiye kadar hiçbir ABD Başkanının İsrail'e karşı koyduğunu ve Amerikan çıkarlarını koruduğunu görmedim. İsrail, her zaman istediğini elde etmiştir. Eğer ABD halkı, İsrail'in ABD yönetimindeki ve ekonomisindeki etkilerini bilselerdi, hemen ayaklanacaklarından eminim. Ama maalesef, milletimiz neler döndüğünü bilmemektedir.

Kaynak:

http://gizliilimler.tr.gg/Gizli-Derin-D.ue.nya-Devleti.htm