DEVLET BASA
Saltuk agabey zorlamis; batiya gore 2200 kusur, Mirsan-Tarcan'a gore en az 16 bin yillik Turk'u 18 maddede bitirmis...
Pusuda bekleyen sirtlanin cok oldugunu malumunuz.
Dede derdi ki:
Ey ogul! Kavagin en azili dusmani esektir. Esek kavagi kemirmeye basladi mi kavak bitmistir; icten ice curumeye baslar, yok olur! Ogul, bu ulke oyle bir ulu kavak ki yillardir ne esekler kemiriyor da hala ayakta!...
Bir yazarin da dedigi gibi: "Direnen bir devletin öyküsü".
Evet, hiç düşündünüz mü? Yillardan beri, hep geri çekilme... Kafamizi kaldiracağimiz sirada birileri tepeden indiriyor sopayi... Gerçekten, 1938'den beri bu ulke nasil ayakta duruyor? Neyse... Bunu hep birlikte soralim kendimize ve gundem maddesine gecelim:
Batili gazete ' 71 yilindaki gibi halk alkislariyla karsilamadi mealinden haberiyle Turk Milletine "Oh be!" bilincaltini manipule etmeye calisirken, Girit Biritani (burada boyle yazacagiz; Turkiye'yi israrla hindi yerine koyanlara karsi en azindan Turkce okunusuyla mutekabiliyette bulunalim) ve onlarca somurgenin sahibesi
( Bkz. http://tr.wikipedia.org/wiki/Birle%C5%9Fik_Krall%C4%B1k ) Kralice II. Elizabet (okunusu) 'in niye geldigini gittigi gunde Saltuk agabeye ragmen birkac acidan irdelemeye calisalim:
Ne zaman geldi?
Israil'in kurulusunun 60. yili, Filistin'nin 60. yil Felaket Gununde. Simdi bu noktada atladiklarindan degilde daha onemli konu(!) bulduklarindan yazmayanlarin aksine biz birseyler yazalim...
Elizabet Hanim Ankara'da iken Bus oglu Bus (okunusu; Elizabet'e hanim diyorsunda Bus oğlu Bus'a neden bey demiyorsun diye sormayin. Türkler kadina saygilidir) nerede idi? Tel Aviv'de!... Hatta oyleki Ol Mert Efendi ile neredeyse can ciger kuzu sarmasi...
Bir parantez acalim: Hemen herkes artik Elizabet hanimin ulkesinin masonik-siyonist kokenlerini biliyor da sanirsak isin icine yuksek cikarlar girince dengeler ve durum biraz degisiyor...
Dengeler...
Magrur Girit Biritani her ne kadar da bugune kadar kuculmusse de, artik "Gunes Batmayan Ulke" degilse de halen buyuk bir ulkedir. Ayni Turkiye Cumhuriyeti gibi!... Ancak iki ulke arasindaki temel nuans farki Biritani'yi yonetenlerin halen magrur oldugu, magrur olamayanlari ayiklayabilme refleksini kaybetmemis olmasidir. Neyse... Sembollere devam edelim.
Elizabet Hanim ucaktan indigi gibi nereye gitmis? Imha edecegim diye yemin ettigi, ortadan kaybolduktan yirmi dort gun sonra cesedi bulunan Binbaşının ilk kez "siyasi kaypak" lakabini kullandigi Talabani'nin "obez olmak" nedeniyle merdivenlerinden cikamadigi ANITKABRE!...
Ulusalci bir gazete ile ulusalci bir televizyona konusan hocanin (cami hocasi degil)tespitleri yegane nokta... Sanirim yuksek Ingiliz siyaset erbablari Turk Milletini her zaman oldugu gibi bugunlerde de ebleh(?) gormek istiyorlar.
Akabinde ve detayinda kokteyl: Cumbabamiza ne takivermisler? Hac Nisani!... Takana degil taktirana bakmak lazim... Herseyi Saltuk agabeyden beklememek gerek. Exeter Universitesini bir arastirin; bakalim bu okulun ozelligi nedir?
Cumbabamizinda aklina mutekabiliyet gelivermis olsa gerek ki oda Elizabet Hanim'in yakasina Turkiye Cumhuriyetinin en ust devlet nisanini takmis. Keske takmasaymis. Sonra cevaplamak uzere soralim: Hac Hilal'i teslim almis mi?
Fragi, pardon cambazi birakalim. Bu frakta sirkteki caylak cambazlardan biri oluyor sanirsak...Yalniz bir parantez acalim; kendilerinin tabirleriyle RTE'yi oyle yalniz, bir basina gorunce hatrimiza ' 90'li yillarin baslarinda meshur olan Cartel grubunun ayri bir huzun katarak soyledigi "Aksam oldu huzunlendim ben..." misrasi geliverdi. Neyse... Sayin(!) RTE 'nin mutevazi(!) zevceleri "Second Lady" Emine Hanimlar kokteyle buyurmadilarsa vardir bir bildikleri...
Magazini birakalim da devam edelim: RTE dustugu(-ruldugu) durumun vahametini sanirsak artik kavramis. Bu basligi da tek bir cumleyle kapayacak olursak (Devlet-i ebed müddet icin) gercek bir ulusalci olunmasi gerektigidir. Sanirsak anlatabildik...
Gelelim Bursa'ya: Koskoca Girit Biritani ve onca somurge (ki Folkland Adalari icin 4000 mil gidip savasmislardi, hatirlayin ve buyuk devlet nasil olunuyor dusunun!) sahibesi Elizabet Hanim, Ottoman Empire dedikleri, bizim Osmanli Devleti (biz Osmanli Devleti diyoruz, onlar gibi bir somurgeci zihniyeti olmadigi icin!) 'nin ilk buyuk baskenti Bursa'ya ipek alip, Kuran dinlemeye mi gelmis? Adana'ya salgam icmeye, Sanliurfa'ya cig kofte yemeye de gitseymis?
Evet, "atanizin kendi adiyla kurdugu, orda yattigi cok ovundugunuz devletin ilk baskentinde gezer, ipegimi de alir, Kuran'da dinlerim. Hem de basimi da orterek...Kuran dinlerken haliya degil, tabureye otururum" demistir belki de... "Nasil Anitkabre gidip bu tarafa goz kirpmissam, bu degerlerle de goz kirparim" da demis olabilir(?) Ne guzel, dinler arasi dialog(!) Yuksek Ingiliz siyaseti boyle birsey demek ki... Lavrins (okunusu) 'da namaz kilmiyor muydu?
Bursa'da isimiz bitti mi? Bitti. Ulkeyi dolasmaya devam. Bu sefer ki durak Der Saadet!... Sukur ki ulusalci bir gazete gordu hanfendinin gemisinin 90 yil once atalarinin demirledigi yere demirledigini!...
Semboller devam ediyor ha? Gemicigin adi ne? HMS Illustrious (Her Majesty's Ship Illustrious); yani Majestelerinin Unlu Gemisi. Nereye yanasmis? "90 yil once Duvel-i Muazzama olup demir attik, bugun tek basimiza."
Gemideki kokteyle donelim: Geminin ambarinda kabak gibi duran bir helikopter dikkatinizi cekti mi? Her yerin uzerinde Ingiliz bayragindaki renklerin goruldugu bir ortuyle ortuldugu ambarda bir helikopter kabak gibi ortadaydi(!) Ama makinanin flasi Elizabet Hanim'in makyajinda patladi. Ingiliz siyasetinden bir numara daha: Cumbabamiz Elizabet Hanim'a siper oluverdi ya da Elizabet Hanim bir yerlere ben bu adamin arkasindayim diye ileti mi gonderiyordu acaba(?) Tabi bu arada Cumbabamizin yuzundeki o tatli gulumseme, guller tabak tabak aciyor...
Dengeler...
Hanfendiye gider ayak ilk ziyaretinde katildigi at yarisi goruntuleri gosterilmis. At? Ilginc... Yoksa bizler fazla mi komplocu olduk?
Girit Biritani epeydir yalnizlari oynuyordu, Irak-Afgania olu ulkeler oldular... Barzan'i tanimak icin an gozleniyor... Yeni Osmanlicilik elma sekerimiz... Pakistan? Daha onemlisi minarellerimiz!... Unutmayin ki Kraliyet ailesi Rio Tinto'nun hissedarlarindandir (Saltuk agabeyin Rio Tinto ile ilgili astigi yazilari okuyunuz).
Unutmadan ulusalci bir kanalin satisi gundemde(!) Degerlendirmeler, almak icin neden iki gun daha beklenmedigi, bu satis hakkindaki haber sayisinin, Kralice hakkindaki haber sayisindan daha cok oldugu gibi dusuncelerle yapilmali. Sunu da ekleyelim: O, "kapisina kilit vururdum" diyen arkadaslar, arabalarini uc lira fazlaya alacak bir kisiye siyasi goruslerini sorarlar mi? Yoksa "uc lira asagi veririm, ulusalciya satarim mi" derler? Zaman herseyin ilacidir.
Evet. Elizabet Hanim bir ruzgar gibi gecti, sanki Anadolu Tanricasi Kubaba. Yeni Dunyadaki cocuklarina nispet yaparcasina. Atlantik otesinde bir imparatorluk cokuyor, Girit Biritani'de artik kendini daha guclu goruyor!...
Son olarak; A.K.P.'den kurtulacagiz diyenler... Bilirsiniz Ingilizler siyasetiyle unludur, belki biraz mola vereceklerdir, rehavet bu cografyanin ulusalcilarina yasak olmali. Yoksa gelen her zaman gideni aratir...
Gercek Devlet-i ebed muddetcilerin dedigi gibi: "Ya devlet basa ya kuzgun lese".
Ne Mutlu Turkum Diyene!
Tonyukuk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder